Yemesi, içmesi, giymesi, tuvaleti, banyosu, konuşması belki de iyi bir insan olması bile size bağlı… Artık sizi eski siz olmaktan çoook uzaklara taşıyan, hayatınızı baştan sona değişmesini sağlayan kavramlar… Nasıl büyük bir sorumluluk?
İlk doğum gününde Duru için şu yazıyı yazmıştım:
Sıcak çay içebilmeyi özlüyorum ya da kahvemin hepsini içebilmeyi. Rakı balık yapıp saatlerce sohbet etmeyi de…Yemekleri soğumadan yemeyi özlüyorum. Aralıksız uyumayı hatırlamıyorum bile.Her Cuma sinemaya gitmeyi, her Cumartesi gecesi için program yapmayı özlüyorum. İstediğimiz saatte kafamıza eseni yapmayı, Canım sıkılır sıkılmaz dışarı çıkmayı özlüyorum. Tatil yapmayı özlüyorum mesela. Hazırlanır hazırlanmaz hemen evden çıkabilmeyi, Arkadaşlarımla dışarı çıkmayı özlüyorum ya da dışarı çıktığımda rahatça oturabilmeyi. İstediğim saatte yatmayı, sabah istediğim saatte kalkmayı özlüyorum. TV karşısında uyuyakalmayı da çok özlüyorum. Ama hiç bir şeyi iş çıkışı seni almaya geldiğimde kucağını açarak bana gelmeye çalışman kadar çok özlemiyorum bu hayatta. Diğerleri ne ki bunun yanında… Sen olmadan Ne kadar da boşmuş herşey…İyi ki hayatımıza girdin. İyi ki bizi seçtin. Bizi biz yaptın. İyi ki doğdun. Seni çok seviyoruz.❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️
Duru doğalı 27 ay oldu. Bu duygularım her geçen gün katlanarak büyüyor. Nasıl bir sevgiymiş, nasıl bir emekmiş bu… Büyüklerimizin ‘Anne olunca anlarsın’ lafını hatırlıyorum evet anne olunca anlıyorsun hayatın ne demek olduğunu, öncesinin nasıl boş olduğunu, sonrasının nasıl keyifli olacağını… Duru’ nun yavaş yavaş konuşması, derdini anlatabilmesi, sevgisini gösterebilmesi ve her geçen gün hızla büyümesi ile gelecek ile ilgili her anımızda aklıma türlü türlü sorular geliyor. Acaba bu yaptığımızı hatırlayacak mı? Hafızasında kalır mı? Açıkçası benim aklımda çocukluğuma dair pek bir şey yok. Kendimi zorladığım zaman hatırlayabiliyorum bazen. Kötü bir çocukluk mu geçirdim ? Asla… Ama annem ile özel olarak zaman geçirdiğimi, babam ile birlikte bir şey yaptığımız pek hatırlayamıyorum üzülerek yazsam da. Bunu duysalar eminim onlar da çok üzülürler. İmkânlar, hayat şartları bunu gerektirmiş demek ki. Duru’ nun da bebekliğini, çocukluğunu çok net hatırlaması en büyük arzularımdan biri.(Hatta kolu çıktığında bile inşallah bilinçaltına işlenip annem kolumu çıkarttı demez diye çok ağladım.) Bu arzum için gerçekten çok çabalıyorum. Her anını kaydetmeye, notlar almaya, özel eşyalarını saklamaya çalışıyorum. İnşallah devamını da getirebilirim.
İçinde Duru olan bir sürü hayalim var benim. Buraya onları da kaydedip ilerde, Duru büyüdüğünde o hayallerimi gerçekleştirirsem ne kadar mutlu olacağımı düşünerek bile mutlu olmak istiyorum. Onu varlığı bile mutluluk sebebi. İyi ki var❤️❤️❤️❤️❤️❤️
Küçücük bir bakışın
çözer beni kolayca
küçücük bir bakışın
çözer beni kolayca
kenetlenmiş parmaklar gibi
sımsıkı kapanmış olsam
yaprak yaprak açtırırsın
ilk yaz nasıl açtırırsa
yaprak yaprak açtırırsın
ilk yaz nasıl açtırırsa
ilk gülünü gizem dolu
hünerli bir dokunuşla…
Hiç kimsenin yağmurun bile
böyle küçük elleri yoktur
Hiç kimsenin yağmurun bile
böyle küçük elleri yoktur
bütün güllerden derin
bir sesi var gözlerinin
Başedilmez o gergin kırılganlığınla senin
her solukta sonsuzluk ve ölüm
yaprak yaprak açtırırsın
ilk yaz nasıl açtırırsa
yaprak yaprak açtırırsın
ilk yaz nasıl açtırırsa
ilk gülünü gizem dolu
hünerli bir dokunuşla
Hiç kimsenin yağmurun bile
böyle küçük elleri yoktur
Hiç kimsenin yağmurun bile
böyle küçük elleri yoktur
bütün güllerden derin
bir sesi var gözlerinin..